Kappa Tur mu? Asla… Baştan Başa Büyük İtalya Turu 2.Bölüm

Kappa Tur Büyük İtalya Turu yazı dizisinin ikincisi…

Bir müddet gittikten sonra tur rehberi Serap hanım eline mikrofonu alarak “Yol üzerinde yapılacak olan Milano&Verona turumuz mevcut. Buraya katılmayacak arkadaşları yol üzerinde uygun bir yerde indireceğiz” dedi. Biz de bu tura indirimli olarak katılmak istediğimizi, listeye bizi de eklemesini talep ettik. Maalesef bu işlemi yapamayacağını, turu indirimli almak için İstanbul’da işlem yapılması gerektiğini belirtti.

Kappa Tur Sorunlarım Devam Ediyor

Tatil Sepeti ve Kappatur’un bize verdiği bilgiyi aktardık. “Biz buradan işlem yapmıyoruz. Siz İtalya’ya indiğiniz zaman Tur rehberiniz size soracak ve ona göre siz de indirimli olarak istediğiniz ekstra turlara kayıt edileceksiniz” bilgisini ilettik. Fakat  bu şekilde olmayacağını belirtti. Sinirler iyice gerildi. Tatil Sepeti ve Kappa Tur ile yapılan telefon görüşmeleri bir sonuç vermedi. Milano’ya yakın bir benzin istasyonunda bizi indirdiler. Buluşma saatini bize ileterek, diğer ekstra tura katılan kişilerle birlikte Milano’ya devam ettiler. Açıkçası indirdikleri yer Milano’ya çok uzak bir yer değildi. Fakat hiç bilmediğiniz bir ülkenin daha ilk saatlerinde yaşanmış bir olay, sanki sudan çıkmış balık gibisiniz. Bizimle birlikte 2 çift daha indi otobüsten. İndiğimiz yer V.le Certosa Via Tibullo idi.

Bizimle otobüsten inen diğer bir çift olan Muhammed ve İnci ile yolumuz kesişti. Hadi, buradan Milano’ya gidebiliriz dedik. Çünkü hemen yol üzerinden tramvay geçiyordu. Tramvay durağına ilerledik. Ama nasıl binecektik? Bilet yok. Ne diyecektik? Bir tranway geldi, gitsek mi gitmesek mi konuşmaları arasında binemedik bu araca. Burada beklemektense bir şeyler atıştırmayı teklif ettim. Bu sırada diğer çift olan Erdoğan ve Gülay’da yanımıza geldi. Muhammet ve İnci Milano’ya gitmek istiyorlardı, fakat biz zamanın az olduğundan dolayı gitmekten vazgeçmiştik.

Onları durakta bırakarak eşim ile birlikte ve Erdoğan-Gülay çiftiyle yolun karşı tarafına geçip restoranlara bakmaya başladık. İlk girdiğimiz yer çok içimize sinmeyince, diğer 3-4 dükkan yandaki Perce Cafeteria’ya girdik. Sempatik İtalyan garson arkadaş bizi karşıladı içeride, direk bir masaya yönlendirdi, cam kenarı bir masaydı. Restoran içerisinde 2 masa daha doluydu, bir masada 6-7 kişilik bir aile otururken, diğer masada bir çift oturuyordu. İlk gözüme çarpan ailenin oturduğu masadaki sürahiler içerisindeki kırmızı bir sıvı idi. Garson’a sorduğumda, onun yerel ev şarabı olduğunu öğrendim. Zaten İtalya’ya gitmeden önce de şaraplar konusundaki araştırmalarımı yapmıştım.

İtalya’da ilk Yemek

İlk İtalyan yemeklerimizi burada tattık. Bu sayede Erdoğan-Gülay çiftiyle de tanışıp kaynaşmaya fırsatı bulduk. Ben yemek tercihimi midyeli spagettiden yana kullandım. Tabi yanında buz gibi de Bira. Yemek sonrası buluşma vaktinin dolmasına 15 dk kala restauranttan ayrılarak benzin istasyonuna doğru yürümeye başladık. Benzin istasyonuna vardığımızda Kappa Tur otobüsü içinde sadece şoförüyle bizi bekliyordu. Diğer çift Muhammed-İnci’de Milano’ya gitmekten vazgeçmiş, o küçük mahallede zamanlarını geçirmişlerdi. Otobüse binerek Milano’ya, ekstra tura katılan diğer ziyaretçileri almaya gittik.Yolculuğumuz yaklaşık 15 dk sürdü. Milano çok da abartılacak bir yer gibi gelmedi gözüme. Sadece lüks markaların olduğu sokaklar, tarihi evler ve en önemlisi dünyanın en büyük 3. katedrali oradaydı. Diğer grup üyelerini aldıktan sonra bir sonraki hedef Verona idi. Otobüs şoförünün ve GPS’in yanlışlıkları sayesinde Milano’da baya bir otobüs içerisinde panoramik tur yaptık. Eh vermediğimiz 50+50 Euro’da yanımıza kar kaldı.

Tura katılan diğer kişilerin Milano Tur’undan hiç memnun kalmamış olmaları bizim için bir teselliydi. Sonunda Milano’dan çıkabildik ve Verona yoluna doğru gitmeye başladık. Tur rehberi Serap Hanım’a “Verona turuna katılmak istiyoruz” diye ilettik. Fakat Milano ve Verona Tur’larının birleşik tur olduğunu, ayrı ayrı satın alınamayacağını bize iletti. İndirimli değil, normal fiyatından ödemeyi teklif ettik. Bunu da maalesef kabul etmediler. Sinirler gerildikçe gerildi. Ama biz bu durumdan keyif almaya çalışıyorduk. Verona’da görülecek yerler arasında bizim en çok ilgimizi çekeceğini düşündüğümüz yer Romeo ve Juliet’in eviydi. Nitekim Verona’ya vardık. Ekstra tura katılacak kişiler otobüsten indiler. Serap hanım bana “Otobüs sizi çok uzağa bırakmayacak 5 dk falan sürer siz de bir taksiye atlayıp da buraya gelebilirsiniz.” dedi. Bu beni biraz olsun rahatlatmıştı. Yine 3 çift otobüste kaldık ve otobüs hareket etti. Geldiğimiz yolları geri gidiyorduk. Şurada inelim, buradan inelim diyorduk ama yok efendim otobüste kamera var, yok efendim siz beni işimden mi edeceksiniz gibi deli tabirlerle şoför bey sıkıntı yaratıyordu. 5 dk oldu yok, 10 dk oldu yok, 15 oldu, 20 oldu, 25, oldu 30 oldu, 35 oldu ve sonunda AVM bile sayılmayacak bir binanın önüne bizi getirip bıraktı otobüs. Le Corti Venete AVM. Muhteşem değil  mi? Bizim Capitol’ün 10’da 1’i büyüklüğünde bir yer.

Kappa Tur yine yapacağını yaptı, imkansızı başardı, bizi yine burada da rezil etti. Yılmak yoktu…. Yine bizi şehir dışına çıkarmaya çalıştılar yani. 1,5 saat sonra gelip sizi buradan alacağım dedi otobüs şoförü. Eeee Verona’yı da göremedik. Dedik taksi ile gidelim parayı bölüşelim.Taksi yok, Muhammed güvenlik ile görüşerek taksi çağırdı. Ama mantıksız 35 dk git, 35 dk gel zaten 1 saat 15 dk etti. Taksinin gelme süresi var, orada gezme süresi var süre yetmiyordu. Ama taksiyi de çağırmış oldular. Taksi 15 dk sonra geldi. Biz gitmek istemediğimiz fikrimizi diğer çift Muhammet-İnci’ye aktardık. Bu kez onlar da gitmekten vazgeçtiler. Şimdi sırada taksiyi geri göndermek vardı. Taksi şoförü ben buraya taksimetre açarak geldim paramı vermelisiniz dedi. Eşim hasta muamelesi yaparak taksiciyi ikna edebileceğimizi düşündük ama olmadı. Bu arada eşim gerçekten de kendini iyi hissetmiyordu. Sinirler gerilmişti… 15 euro boşuna taksiye verdik ve gönderdik. Sinirler çok gergin, Muhammet-İnci bir taraftan dışarıda konuyu müzakara ederken, diğer çift Erdoğan-Gülay içeride geziyordu. Biz de markete girelim en azından bir kaç bir şey alalım, fiyatlara bakalım dedik. 2 büyük bira, peynir ve ekmek alarak ödemesini yaparak AVM dışına çıktık, bir kaç dk sonra otobüs gelerek bizi aldı. Verona turuna katılanları indirdiğimiz yere giderek onları aldık ve yolumuza devam ettik. Artık gideceğimiz nokta Venedik idi. Venezia..Venice. Nasıl anlatılır bilmem ki… Giriş yaptıktan sonra konaklayacağımız Antille Hotel e geldik, valiz işlemlerinin ardından 2 Euro haracımızı da verdikten sonra odalara yerleşmek için çıktık. Otel dışarıdan çok yeni değildi. Odaları da çok iyi sayılmazdı, ama 2 gece kalınacaktı. En kötü özelliği balkonun her odaya açılmasıydı. Yani kapı açık yatamadık, çünkü insanlar bizim odamızın önünden geçebilirlerdi. Akşam çıkıp biraz etrafı keşfetmek istesek de bunu çok yapamadık, ilk günün yorgunluğu ile zaten uyuya kalmıştık. İtalya’daki ilk gece uykusuydu bu. Teşekkürler Kappa Tur.

Devamı 3. bölümde